Geçmiş

the boat

"the boat" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 37 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	boat i.	tekne
2	Yaygın Kullanım	boat i.	bot
3	Yaygın Kullanım	boat i.	kayık
General
4	Genel	boat i.	vapur
5	Genel	boat i.	gemi
6	Genel	boat i.	sandal
7	Genel	boat i.	filika
8	Genel	boat i.	tekne (gemi/vapur/sandal/yat gibi)
9	Genel	boat i.	kayık tabak
10	Genel	boat i.	tütsü teknesi
11	Genel	boat f.	sandalla gezmek
12	Genel	boat f.	kayıkla gezmek
13	Genel	boat f.	kayıkla taşımak
Colloquial
14	Konuşma Dili	boat i.	büyük numaralı ayakkabı
15	Konuşma Dili	boat i.	büyük araba
16	Konuşma Dili	boat i.	gemi kadar araba
17	Konuşma Dili	boat i.	geniş araba
Technical
18	Teknik	boat f.	bir gemide seyahat etmek
Textile
19	Tekstil	boat i.	dokumada kenarları güçlendirmek için kullanılan ahşap bir alet
Marine
20	Denizcilik	boat f.	kürekli botu sudan çıkarıp alabandadan alabandaya yerleştirmek
21	Denizcilik	boat	tekne
22	Denizcilik	boat	sandalla gezmek
23	Denizcilik	boat	gemi
24	Denizcilik	boat	sandal
25	Denizcilik	boat	kayık
26	Denizcilik	boat	sandalla taşımak
27	Denizcilik	boat	filika
28	Denizcilik	boat	kayıkla taşımak
29	Denizcilik	boat	kayıkcık
Chemistry
30	Kimya	boat i.	yanma teknesi
31	Kimya	boat i.	özellikle kimyasal analizde ısıtılacak veya yakılacak maddeyi tutmak için kullanılan uzun, dar ve küçük bir kap
32	Kimya	boat i.	kayık biçimi
Fishery
33	Balıkçılık	boat f.	(oltayla tutulmuş balık) tekneye çekmek
Military
34	Askeri	boat i.	denizaltı
Slang
35	Argo	boat i.	(poker) beş kartın üç artı iki şeklinde aynı değerdeki kartlardan oluşması
British Slang
36	İngiliz Argosu	boat	yüz
37	İngiliz Argosu	boat	surat

"the boat" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 75 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	push the boat out f.	kesenin ağzını açmak
2	Genel	rock the boat f.	velveleye vermek
3	Genel	miss the boat f.	vapuru kaçırmak
4	Genel	beach the boat f.	kıyıya demirlemek
5	Genel	miss the boat f.	fırsatı kaçırmak
6	Genel	sleep on the boat f.	teknede uyumak
7	Genel	in the same boat zf.	aynı şartlar altında
8	Genel	in the same boat zf.	benzer durumda
Idioms
9	Deyim	just off the boat i.	toy
10	Deyim	fresh off the boat i.	toy
11	Deyim	boat the oars f.	kürek çekmeyi durdurmak
12	Deyim	boat the oars f.	kürekleri tekneye yatırmak
13	Deyim	be in the same boat f.	aynı gemide olmak (aynı şartlarda olmak)
14	Deyim	be in the same boat f.	aynı sorunları yaşamak
15	Deyim	be in the same boat f.	aynı şartlarda olmak
16	Deyim	be in the same boat f.	aynı şartlarla karşı karşıya olmak
17	Deyim	rock the boat f.	bir çuval inciri berbat etmek
18	Deyim	row in the same boat f.	bir kazanda kaynamak
19	Deyim	rock the boat f.	bozmak
20	Deyim	be in the same boat as someone f.	birisiyle aynı durumda olmak
21	Deyim	push the boat out f.	har vurup harman savurmak
22	Deyim	miss the boat f.	fırsatı tepmek
23	Deyim	miss the boat f.	fırsatı kaçırmak
24	Deyim	rock the boat f.	içine etmek
25	Deyim	rock the boat f.	kazan kaldırmak
26	Deyim	rock the boat f.	kötüleştirmek
27	Deyim	push the boat out f.	kesenin ağzını açmak
28	Deyim	rock the boat f.	mevcut durumu bozmak
29	Deyim	push the boat out f.	ölçüsüz olmak
30	Deyim	push the boat out f.	savurgan olmak
31	Deyim	rock the boat f.	velveleye vermek
32	Deyim	off the boat s.	muhacir
33	Deyim	off the boat s.	mülteci
34	Deyim	off the boat s.	göçmen
35	Deyim	off the boat s.	bir ülkeye yeni ayak basmış kişi
36	Deyim	off the boat s.	yabancı
37	Deyim	off the boat s.	naif
38	Deyim	off the boat s.	saf
39	Deyim	in the same boat s.	aynı gemide
40	Deyim	in the same boat s.	aynı durumda
41	Deyim	in the same boat s.	aynı sorunlara sahip
42	Deyim	all in the same boat expr.	aynı durumda
43	Deyim	don't rock the boat expr.	durduk yere ortalığı karıştırma
44	Deyim	fresh off the boat expr.	henüz ayak basmış
45	Deyim	just off the boat expr.	henüz gelmiş
46	Deyim	fresh off the boat expr.	henüz gelmiş
47	Deyim	just off the boat expr.	henüz daha yeni gelmiş
48	Deyim	fresh off the boat expr.	henüz daha yeni gelmiş
49	Deyim	just off the boat expr.	henüz ayak basmış
50	Deyim	fresh off the boat expr.	tecrübesiz
51	Deyim	just off the boat expr.	tecrübesiz
52	Deyim	just off the boat expr.	yeni ayak basmış
53	Deyim	fresh off the boat expr.	yeni ayak basmış
Speaking
54	Konuşma	are there any boat trips on the river? expr.	nehirde tekne turu yapılıyor mu?
Marine
55	Denizcilik	a kind of boat used on the black sea i.	çapar
56	Denizcilik	certificate for the life boat/ rescue boat i.	filika veya kurtarma botu sertifikası
Slang
57	Argo	boy in the boat i.	klitoris
58	Argo	boy in the boat i.	bızır
59	Argo	boy in the boat i.	klitoris
60	Argo	boy in the boat i.	badem
61	Argo	fresh off the boat i.	bir ülkeye yeni ayak basmış kişi
62	Argo	fresh off the boat i.	mülteci
63	Argo	fresh off the boat i.	muhacir
64	Argo	little man in the boat i.	klitoris
65	Argo	in the same boat f.	aynı durumda olmak
66	Argo	in the same boat f.	aynı koşulları paylaşmak
67	Argo	in the same boat f.	aynı şeylere göğüs germek
68	Argo	miss the boat f.	büyük şans kaçırmak
69	Argo	miss the boat f.	çok kazançlı bir işi kaçırmak
70	Argo	miss the boat f.	fırsat tepmek
71	Argo	miss the boat f.	fırsat kaçırmak
72	Argo	rock the boat f.	mızıkçılık yapmak
73	Argo	rock the boat f.	sorun çıkarmak
74	Argo	rock the boat f.	sorun yaratmak
75	Argo	fresh off the boat expr.	göçmen